(1895 – 1961)
İstanbul’da doğdu. Mercan İdadisi’nin ardından İlahiyat Fakültesi’nde başladığı ve I. Dünya Savaşı’na katıldığı için ara verdiği yüksek öğrenimini, savaştan sonra tamamladı. İlk musiki derslerini Hâfız Melek ve Hâfız Şeyh Cemal efendilerden aldı. Kâzım Uz ve Neyzen Emin Dede’nin öğrencisi oldu. Sultanselim ve Sultanahmet camilerinin imamlığını yaptığı sıralarda yaptığı dini ve lâdini plaklarla şöhret sahibi oldu. 1926’dan itibaren bestekârlığıyla da ün kazandı. Yaptığı sinema ve revü müzikleriyle uluslararası çapta ilgi gördü. Eserleri, Münir N. Selçuk, Safiye Ayla, Hamiyet Yüceses ve Müzeyyen Senar gibi önde gelen ses sanatçıları tarafından plaklar, radyo mikrofonları ve sahneler aracılığıyla okundu ve halkın en çok tuttuğu bestekâr haline geldi. 35 yıl kadar süren bestecilik hayatında imza attığı yüzlerce eserin kesin sayısı hiçbir zaman tespit edilemedi. Kendisinden başkasına benzemeyen bir bestekârlık anlayışının ürünü olan eserleriyle, sadece kendi dönemine damga vurmakla kalmadı. Dede ve Ârif Bey örneklerinde olduğu gibi, sonraki kuşakları etkiledi.